8 Ocak 2000 Cumartesi

nekropol

ölüm ve ben
bir ağacın altında;
güneşten bir denizin altında
sarımsı bir canlılıkla bekleşiyoruz.
ölüm ve ben yalnızız, yapayalnızız;
ürperiyoruz.
bir ağacın altında
ölüm ve ben.
bir ağacın altında
hiçbirimiz.

güneş ve ben
her şey olan bir ölümün altında;
bulut gibi dokunaklı bir şeylerin altında
kar altında, toprak altında
tutuşuyoruz.
güneş ve ben yalnızız, yapayalnızız;
ölümden bir denizin altında güneş ve ben;
ölmeyen bir denizin altında
ben
veya
hiçbirimiz.

ben
simsiyah bir gecenin en altında.
yarılmış bir testinin en dibinde gene ben.
kuş sürülerinin altında sonra,
ıslak kanatların,
yırtıcı bakışların,
ama en çok da görünmezliğin altında
ben.
ben ve bazen de ölüm.
ben ve bazen de güneş.

duvarlar
yüreğimin üstünde,
umutlarımın, hayallerimin üstünde.
duvarlar,
dolanan çepeçevre
geçmediğim, basmadığım körpe yolları,
çiçekli bozkırları yaran
duvarlar.

işte böyle bir bozkırın ortasında bir ağaç…
ağacın altında ben…
bekliyorum.
bekliyorum bozkırın ortasında bir ağaç gibi.
bekliyorum
neyi, kimi, neden beklediğimi
bilmeyi.
beklemek, çaresiz, bir ağaç gibi;
beklemekten başka bir şey öğrenmeyi
bekler gibi.
bekliyorum,
yanımda ölüm.
o da bekliyor.
sarımsı bir canlılıkla bekliyor;
beni…
üzerimizde güneşten bir deniz,
etrafımızda çiçekli bir bozkır
ve hepimizi çevreleyen duvarlar;
basılmayı bekleyen körpe yollar gibi
her yeri ve her şeyi dolanıyorlar.

ölüm ve ben
yalnızız, yapayalnızız…

                                                           Ankara - … 08.01.2000