müthiş bir rönesans çiçeğe duran
evde değil kapıda
(Bursa - 29.09.2015)
Etiketler
kırıntılarım
(281)
şiirlerim
(139)
denemelerim
(30)
yarım şiirlerim
(30)
nadasta
(5)
giriş cümleleri
(1)
29 Eylül 2015 Salı
16 Eylül 2015 Çarşamba
15 Eylül 2015 Salı
kırıntılar
işte o çok şey beklediğin
günün sonu
hani çok şey olacaktı, yaşanacaktı
yarım kalmış her şeyi tamamlayacaktı
o gün bugün
işte
son saati
son dakikası
orada
üzerine fazlaca şey koyduğun masa
raflarından kitaplar taşan kitaplık
çarpıyor, tekliyor, çarpıyor yine
işte o içinde çok şey birikmiş yürek
her şey gibi boşmuş, bomboşmuş sanki
bu içine her şeyi tıktığın kafa
sonra orada bir yerde yaşam
o kadar yoğun ki
o kadar dolu
ve bir uykusuzluk
cin gibi
çarpıp duruyor içimde
çarpıp duruyor
nefes almadan
bak geliyor
bak dönüyor yine
vazgeçip gitme vakti
tam zamanında
içinde yuvalanan
hıçkırıklarından tanırsın
hiç geç kalmaz
işte o çok şey beklediğim
günün sonu
boşuna
beklemişim
kendimi yanlış yerlerde
yanlış zamanlarda
yanlış evlerde
hiç girmediğim odalarda, sokaklarda
vazgeçebilseymişim
beklemekten
gelmekten vazgeçebildiğim kadar
taştı deniz
yıkandı kum
bir yanım su
her yanım kum
içime doldu
yıllar sadece
ben hep
çocuktum
bu dil değişecek
değişecek bu yürek
birileri durdursun yalnızlığımı
bir tren gibi delip geçiyor zaman
geçiyor ah geçiyor ömrümün ortasından
öpeyim de geçsin
seni
her şeyi paylaşırım
her şeyi birleştirir dururum da
şaşırırım karmaşıklığına şeylerin
şaşarım tekdüzeliğine evrenin
sonra da anlayamayışıma
evreni
ama daha çok da seni
hatta sensizliği
yanıyorum sanıyordum aklı sıra
aslında düpedüz boğuluyordum
otopsi / ölüm nedeni:
zamansızlık
o kadar çok şey varmış ki yetişilecek
zaman bulamamışım hepsine geç kalmaya
ne sen geldin / ne ben öldüm
sen gelmemekten vazgeçmedin
ben vazgeçmedim beklemekten
kaplıyordun her yeri
gökyüzümdün
bense yağmayan bir buluttum sadece
içinde
gelseydin delirirdim
gelseydin duramazdım ayakta
gelseydin sığmazdı kanatlarım dünyaya
gel vur beni
vur ki bitsin bu başıma vuran
canıma tak eden ölümsüzlük
çıkıp gittiğin kapıdan çıktı geldi mutluluk
bırakıp gittiğin yerleri yaşam doldurdu
oy kanatlar
sizin yatacak yeriniz yok
benimse uçaçak göğüm
düşecek dermanım yok
(Bursa - 15.09.2015)
10 Eylül 2015 Perşembe
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)