bir insanın ağzının bozulması
entropi yasası gibi
kaçınılmaz olarak
artan yöne doğru
(Bursa - 22.04.2013)
Etiketler
kırıntılarım
(281)
şiirlerim
(139)
denemelerim
(34)
yarım şiirlerim
(30)
nadasta
(5)
giriş cümleleri
(1)
22 Nisan 2013 Pazartesi
21 Nisan 2013 Pazar
kırıntı
sen
gömdüğün ölüleri
çıkarıp yüreğinden
diri diri
yaşıyorsun durmadan
ben
yanıyorum
senin
günahsızları
aldığın
cehenneminde
(from A Late Quartet - İstanbul - 14.04.2013 / Bursa - 21.04.2013)
gömdüğün ölüleri
çıkarıp yüreğinden
diri diri
yaşıyorsun durmadan
ben
yanıyorum
senin
günahsızları
aldığın
cehenneminde
(from A Late Quartet - İstanbul - 14.04.2013 / Bursa - 21.04.2013)
14 Nisan 2013 Pazar
tümdenkaçan
herkes daha iyiyi ister
bir yerde durmak zorunda kalana kadar
işte öyle bir gündü
bir şeylerin ortasından geçiyordu evren
her şeyin arkasına saklanarak
rayından çıkmıştı zaman
üzerime dökerek kırıntılarını
kalakalmıştım bir anlamsız şehirde
karşılıksız nehirlerden beslenen
çiçeklerin toprağı çürüttüğü
bu ruhsuz şehre
paslı uçakları kusuyordu gökyüzü
eğri büğrü akıyordu zaman
bir gün benim de her şey böyle
gözlerimden akacak biliyorum
telefonu hiç çalmayan
kadınların hüznüyle
içimde bir tek
küçük bir çocuk gibi parlayan
kanatsız günahlarım
boyutsuz isyanlarım
kalacak
içimde fısıldayan sessizlik kalacak
günahını boynuma düğümlemiş
sesimde yıkılan duvarların kırıntıları
kalacak
belki bir gün
içime kansızlığını akıtan
kocaman bakışları altında
titrek yüreğinin
dolaşacağım bedeninde
seni kaybedene kadar
ama şimdi
toparlanmam için geceler verin bana
düşlerimi kuşanıp savaşlara düştüğüm
yarınlar verin bana
alışkanlık sürüklensin peşimden
ellerimi verin bana
dökeyim denizlere
bak
kendime iyi geldim
sonunda
(derleme - from A Late Quartet - İstanbul - 14.04.2013)
bir yerde durmak zorunda kalana kadar
işte öyle bir gündü
bir şeylerin ortasından geçiyordu evren
her şeyin arkasına saklanarak
rayından çıkmıştı zaman
üzerime dökerek kırıntılarını
kalakalmıştım bir anlamsız şehirde
karşılıksız nehirlerden beslenen
çiçeklerin toprağı çürüttüğü
bu ruhsuz şehre
paslı uçakları kusuyordu gökyüzü
eğri büğrü akıyordu zaman
bir gün benim de her şey böyle
gözlerimden akacak biliyorum
telefonu hiç çalmayan
kadınların hüznüyle
içimde bir tek
küçük bir çocuk gibi parlayan
kanatsız günahlarım
boyutsuz isyanlarım
kalacak
içimde fısıldayan sessizlik kalacak
günahını boynuma düğümlemiş
sesimde yıkılan duvarların kırıntıları
kalacak
belki bir gün
içime kansızlığını akıtan
kocaman bakışları altında
titrek yüreğinin
dolaşacağım bedeninde
seni kaybedene kadar
ama şimdi
toparlanmam için geceler verin bana
düşlerimi kuşanıp savaşlara düştüğüm
yarınlar verin bana
alışkanlık sürüklensin peşimden
ellerimi verin bana
dökeyim denizlere
bak
kendime iyi geldim
sonunda
(derleme - from A Late Quartet - İstanbul - 14.04.2013)
kırıntı
sessizliğimi düşürdüm yüreğimden
parçalara bölündü gürültüyle
(from A Late Quartet - İstanbul - 14.04.2013)
parçalara bölündü gürültüyle
(from A Late Quartet - İstanbul - 14.04.2013)
kırıntı
yeterince değişmedik
kötülükler, bataklıklar içimde
sen kağıttan gelinlikler içinde
her şeyden önce bakışlarım yaşlanıyor
her şeyden önce bakışların ölecek
(from A Late Quartet - İstanbul - 14.04.2013)
kötülükler, bataklıklar içimde
sen kağıttan gelinlikler içinde
her şeyden önce bakışlarım yaşlanıyor
her şeyden önce bakışların ölecek
(from A Late Quartet - İstanbul - 14.04.2013)
kırıntı
ağaçlar yağıyor üzerime
rüzgar ormanlarının sevişen düşlerinden
her şeye ağlıyorum
(from A Late Quartet - İstanbul - 14.04.2013)
rüzgar ormanlarının sevişen düşlerinden
her şeye ağlıyorum
(from A Late Quartet - İstanbul - 14.04.2013)
kırıntı
dünyayı dönüştüren
ve dünyaya dönüşen yalnızlıklar...
(from A Late Quartet - İstanbul - 14.04.2013)
ve dünyaya dönüşen yalnızlıklar...
(from A Late Quartet - İstanbul - 14.04.2013)
kırıntı
öleceğiz nasıl olsa
kuşanalım yağmurları
kurutalım çiçekleri
(from A Late Quartet - İstanbul - 14.04.2013)
kuşanalım yağmurları
kurutalım çiçekleri
(from A Late Quartet - İstanbul - 14.04.2013)
kırıntı
zaman...
dur! nereye gidiyorsun?
neler yapıyorsun bana?
(from A Late Quartet - İstanbul - 14.04.2013)
dur! nereye gidiyorsun?
neler yapıyorsun bana?
(from A Late Quartet - İstanbul - 14.04.2013)
4 Nisan 2013 Perşembe
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)