güneşin ışıkları battığı zaman cama
ellerimi doğruyordum çanaklara
avuçlarımı çiğniyordu dişlerim
gelecekten habersizdi düşlerim
kanıyordum durmadan şaraplara
yalanlar en çok da kendi kendime
taşıdığım odunlardan bir ateş
dudakların mühürlenir yanarsan
inanmasan mutsuzluktan
inanırsan yanılmaktan ölürsün
ve ölürsün yeterince kanarsan