ah küçüklüğümün sahtekar tanrıları
gölgelerde dinlenen asılsız korkuları
nasıl olduğunu anlamadığım
her köşe başından fırlayıp gelen
sıkıntıları ve sıkılganlıkları
azılı belalara çattım sandığım
o önemsiz kaygıları
sürekli unutup dururdum yine de
varlıklarını
ve ağlamalarım da hep
nedenlerini unuttuğumdan
tükenip sonlanırdı
farkında bile olmazdım
her şeyin gelip geçiciliği
aynı ama çok daha hızlı
sonsuzlukları aynı ama çok daha yavaş
ve birbirine benzemezdi hiçbir şey
tekrar ettiğinde bile
meğer dümdüz yolları tırmanmışım