beni sensiz düşünemezsin
oysa ben
kimi düşünüyorum seni hayal ettiğimde
yalnız gibi görünmeyen
yalnız yıldızları mı?
(İstanbul / Pendik - 21.10.2013)
Etiketler
kırıntılarım
(281)
şiirlerim
(139)
denemelerim
(34)
yarım şiirlerim
(30)
nadasta
(5)
giriş cümleleri
(1)
21 Ekim 2013 Pazartesi
20 Ekim 2013 Pazar
I'm way out of town
şehrin dışının dışındayım
kusmuğunda boğuluyor görüyorsun
yüreğime indiriyor yumruklarını
ruhumun gediklerinden geçip
küçük kelebekler gibi emekleyerek
kuzeyin soğuğunu yararak
bu evlerden çıkıyorlar
üzerimize basıp
kıt yağmurlarımızı çiğneyip
çürük bedenlerimizde soluklanıp
kendilerini zorluklarından
kendilerini ölümlerinden varediyorlar
buzla kaplı limanların pusundan sıyrılıp
sıcak bir bacakarasına dönüşüyor avuçları
tutamadığım zaman ellerini
tutamadığım zaman sözlerimi
yuvarlanıp dururdum boşluğuma
kendi üzerime sarıp arsızlığımı
gizemli ormanların ürpertisinde
bakardı dipsiz gözleri
öylece oturduğu yüreğinin dibinden
bir rahibeye sarılır gibi
şehirlerini sarmalayan bu limanların
doğurduğu
bak geçip duruyor içinden
istilacı ordular gibi
şaklatarak sesini yaralı yüreğimde
öte yandan nereden geldiler buraya?
kimler sürdü
tarlalar gibi çizgi çizgi
dirildiler
bir kapı gibi açardı da göğsümü kolaycacık
dayanırdı ruhuma
soğuk ellerinden bilirdim geldiğini
rahatsız edici rahatlığıyla
bu bir bumerang dedi
geri gelecek dedi
başından attığında
batıyordu gökyüzü
batıyordu göğsüme
sesini duymazdım
sessizliğini duyduğum kadar
çiçekler öterdi
içimin dinmeyen yağmurları altında
içimin dinmeyen sessizliği altında
yüreğimin kendini kıpırdatan uykusu
gözlerinin karanlık ışıltısı altında
eziliyor içimde buluttan kanatları
içimin dinmeyen yağmurları
aşkını içime saçıp
tohumlayıp sensizliği
büyütecek durmadan
(Helsinki - 20.10.2013)
19 Ekim 2013 Cumartesi
kırıntı
yaprak hışırtıları altında
yıldızlar
güneşin gölgelediği çığlıklarıyla
üstümüze akıtır karanlıklarını
bir rüzgarın fısıldadığı ıslık
kırık bir heykel gibi dondurur
kışlarımı
giyinir üzerine yalnızlıklarımı
aklıma dökülen bu paslı evren
(Helsinki - 19.10.2013)
yıldızlar
güneşin gölgelediği çığlıklarıyla
üstümüze akıtır karanlıklarını
bir rüzgarın fısıldadığı ıslık
kırık bir heykel gibi dondurur
kışlarımı
giyinir üzerine yalnızlıklarımı
aklıma dökülen bu paslı evren
(Helsinki - 19.10.2013)
17 Ekim 2013 Perşembe
1 Ekim 2013 Salı
kırıntı
içimde bir öksüz balık kaldı
kanatları rüzgarları süpüren
yüzgeçleri dalgalarda köpüren
solgun yetim kuşlar kaldı
(Bursa - 01.10.2013)
kanatları rüzgarları süpüren
yüzgeçleri dalgalarda köpüren
solgun yetim kuşlar kaldı
(Bursa - 01.10.2013)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)