24 Ağustos 2000 Perşembe

zaten biz de

ey karanlık dol odalara.
karanlık dol odalara.
iğrenç sesler balkonlarda
konuşup, çene çalarlar,
korkuturlar bizleri.
ey karanlık dol odalara.
dinle, bu konuşan yağmurun sesi.
perdelere yansıyan bir aynadır
akşamüstünün kelebek öfkesi.

konuşup, çene çalarlar.
zaten biz de at’larız.
çocukluktan kalma gülüş
yankılanır duvar duvar.
yarısı üşümüş dudak
sen üşümüş sayılmazsın.
kuru yaprak derim sana.
çünkü ben hep böyle derim.
bir kapı kalınlığında inlerim.
korkuturlar bizleri.
biz de hemen arabaya atlar kaçarız.
zaten biz de at’larız.

bir tükürük birikir de birikir.
öpüşmemiş dudakların ekmekteki izidir.
saklandığım hep o yerdir.
beni bulma oradayım.
karanlık dol odalara.
-ellerime ateş değdi-
yoksa ben de herkes gibi
saçmasapan kalacağım.

                                                           Ankara - 24.08.2000